Genel
Doğuştan ikonik: Yeni XSR900 GP
Nostaljik tasarım en son teknolojiyle bir araya geliyor
Nostaljik tasarımı yüksek performanslı motor ve şasi teknolojisindeki en son yeniliklerle bir araya getiren Sport Heritage serisi, Yamaha’nın zengin geçmişindeki en ikonik motosikletlerden bazılarına saygı duruşu niteliğinde.
Yamaha’nın 68 yıllık geçmişinde ürettiği en önemli motosikletlerin bazılarından aldığı ipuçları ve ilhamla tasarlanan XSR modelleri, bu zamansız güzelliği en son sürüş teknolojisiyle bir araya getirerek günümüzün performansından ödün vermiyor.
Yarış Yamaha’nın genlerinde var. Yamaha Motor Company, kuruluşundan bu yana motosiklet yarışlarında elde ettiği zaferlerle yarışçıların ve motosikletlerin sınırlarını zorluyor. Yamaha’nın ilk motosikleti olan YA-1, şirketin kuruluşundan kısa bir süre sonra 1955 yılında Fuji Dağı Tırmanış Yarışı’nı kazandı.
Yamaha o günden bu yana köklü yerel yarışlardan Grand Prix’nin premier klasmanına kadar her seviyede sayısız zafere ulaştı.
İlk olarak 2016 yılında piyasaya sunulan XSR900, Yamaha’nın yarış geçmişine dair ince ayrıntılarla üretildi. 2021 yılında piyasaya sunulan en yeni nesil XSR900, Heritage Roadster konumunu korurken 1980’lerin ve 1990’ların yarış motosikletlerinden aldığı tasarım ipuçlarıyla teknolojiyi bir adım öteye taşıdı.
Yamaha’nın yarış geleneğine saygı duruşu niteliğindeki bu özellikler, 2024 yılında Yamaha’nın şanlı geçmişindeki en ünlü yarış motosikletlerinden bazılarından aldığı ilhamla tasarlanan Sports Heritage serisinin yepyeni XSR900 GP modelinde bir adım öteye taşınıyor.
İkonik yüksek torklu 890 cc CP3 motor, R1’den ilham alan altı eksenli IMU ve yatış açısına duyarlı sürücü yardımı gibi 1980’lerin nostaljik Grand Prix özelliklerini en son teknolojiyle bir araya getiren XSR900 GP, Yamaha’nın yarış geçmişini günümüzün performansından ödün vermeden yaşatıyor.
Grand Prix yarışlarının “Altın Çağı”
Yamaha, Fransa Grand Prix’sinde ilk kez arazi yarışları dünya şampiyonası etkinliğine katıldı.
Premier klasmandaki ilk şampiyonluğu 1970’lerde Giacomo Agostini ile kazanan Yamaha, bu zaferi on yıl içinde başka şampiyonluklarla taçlandırdı.
Ancak Yamaha asıl mirasını, 1980’lerde Grand Prix yarışlarının “Altın Çağı” olarak bilinen dönemde inşa etti. Yamaha, 1980’de “Kral” lakaplı Kenny Roberts’ın kullandığı YZR500 ile üst üste üçüncü kez şampiyonluk kazanmasının ardından rakipleriyle üstünlük mücadelesi verdiği zorlu birkaç sezon geçirdi.
Bu dönemin ardından, sürücünün motosikleti hissetmesine öncelik veren yarış motosikletleri geliştirmeye odaklanan yeni bir yaklaşım benimsendi.
Bu yeni strateji, daha fazla Grand Prix başarısı için zemin hazırlamasının yanı sıra (Yamaha, 1984 ve 1992 yılları arasında altı 500 cc Grand Prix şampiyonluğu kazandı) bu dönemde geliştirilen teknolojiyle fabrika üretimi spor motosikletlerin geleceğini de şekillendirdi.
1982’de daha ince bir V4 motora geçiş yapan Yamaha mühendisleri, bu güçlü motoru barındıracak bir şasi tasarlamaya odaklandı. Amaç, V4 motorla aynı genişlikte olan ve motoru kafes gibi saracak bir şasi üretmekti.
Bu tasarım, ilk olarak 1982 YZR500 OW61 Grand Prix motosikletinde yer alan ikonik Deltabox tarzı şasinin doğuşu anlamına geliyordu. Sürücünün en çok ihtiyaç duyduğu zamanda olağanüstü bir rijitlik ve geri bildirim sunan Deltabox, gelecek için son derece önemli bir adımdı. Yamaha, bundan yalnızca üç yıl sonra, YZR fabrika yarış motosikletlerinin özelliklerini yollara taşıyan TZR250 seri üretim modelinde bu şasiyi ilk kez tanıttı.
Şimdi 40 yıl sonra Deltabox tarzı şasi, yeni XSR900 GP de dahil birçok Yamaha motosikletin kalbinde yer almaya devam ediyor.
Saygı duruşu niteliğinde özellikler
Ünlü İngiliz atasözü “İnsanı insan yapan adabıdır”; nezaket, görgü kuralları ve saygının iyi insan etkileşimi ve ilişkilerinin korunması için gerekli olduğuna dair ortak bir anlayıştan yola çıkar.
XSR900 GP’nin tasarımının başlangıç noktasını oluşturan bu anlayış, Faster Sons’ın kökene saygı duyma, geçmişten öğrenme ve günümüz sürücüleri için daha iyi bir motosiklet tasarlama felsefesiyle uyumludur.
Hedefimiz; bir kopya tasarlamak yerine geçmişe en üst düzeyde saygı gösteren, aynı zamanda en son performans ve teknolojik özelliklere sahip bir model ortaya çıkarmaktı. Bu model XSR900 GP’dir.
Her ayrıntısında nostalji hissi
1980’lerden ilham alan gövde
Grand Prix motosikletleri, 1980’lerde estetik açıdan önemli bir adım atarak 1970’lerin kıvrımlı gövdesinden 80’lerin ortalarından itibaren görülmeye başlayan “kutu” görünümlü bir tasarıma yöneldi. Bu daha kare görünümlü karenajlar, Grand Prix seviyesinin yanı sıra seri üretim motosikletlerinde de önümüzdeki on yılın trendini belirleyecekti.
XSR900 GP, 1980’lerin YZR Grand Prix motosikletlerinin yanı sıra 1980’lerin sonları ve 1990’ların başlarındaki FZR ve TZR seri üretim spor motosikletlerin özelliklerinden aldığı ilhamla bu dönemi anımsatan üst düzey bir gövdeye sahip. XSR900’ün yuvarlak LED farı yarış motosikleti görünümünü korumak için ön gövdeye düzgün bir şekilde gizlenmiş kompakt bir lens modülü ile değiştirilerek mükemmel bir aydınlatma sağlanırken, ön karenajla bütünlük hissi yaratıldı.
Gövde, görünüş olarak geçmişin sembolü olmasının yanı sıra gövdeyi şasiye bağlayan borulu yapısı ve gösterge panelini destekleyen düz braketlerle 1980’lerden ilham alan gerçek bir altın çağ hissi sunuyor.
Klasik kokpit hissini vurgulayan üst karenaj bağlantısı, orijinal TZ250’de kullanılan aynı somun yapısıyla tasarlandı. Yamaha ilk kez normal yollarda kullanım amaçlı bir seri üretim modelinde gerçek yarış tarzını yansıtan bir beta pim yapısı kullandı.
1970’lerin kıvrımlı gövdelerinden 1980’lerin daha kare görünümüne geçiş yaparken amaç, aerodinamik verimliliği artırırken sürücüyü daha yüksek performansın neden olduğu rüzgardan korumaktı. XSR900 GP de aynı yaklaşımla tasarlandı.
Ön cam ve elcik korumaları görünüm ve özellikleriyle 1980’lerden ilham alınarak tasarlandı. 890 cc CP3 motorun güç çıkışı ve dişli oranı XSR900 ile aynı olan XSR900 GP’nin ön gövde yapısı hızlanmayı ve azami hızı artırırken yan panellerdeki kanallar, radyatörden ısıyı verimli bir şekilde boşaltarak soğutma performansını en üst düzeye çıkarıyor.
Renk uyumlu sele kılıfı, yolcu selesinin üzerinde arka lambayı gizleyen, 1980’ler tarzı kutu gibi bir arka uçla yarış tarzı görünümü tamamlıyor. Sele gövdesinde, hızlanma hissini artırmak için sürücüyü sabit tutun bir sele sabitleyici yer alıyor.
Rainey yıllarını anımsatan renkler
Tüm zamanların en ikonik Yamaha Grand Prix renklerinden biriyle süslenen XSR900 GP, ön ve arka gövdede otantik sarı numara levhalarıyla Wayne Rainey gibi sürücülerin 1980’lerde ve 1990’ların başında birden fazla 500 cc Grand Prix Dünya Şampiyonluğunu kazandığı motosikletlerden esinlenen miras görünümünü tamamlıyor.
Deltabox tarzı şasi ve arka maşa, 1980’lerin prototipler dönemini anımsatmak ve Deltabox tarzı şasinin karakterini vurgulamak için gümüş renginde kaplandı.
Daha sportif bir sürüş
Yarış tarzı klipsli elcikler
Ayrı “klipsli” elcikler yarış tarzı bir kokpit görünümü ve daha sportif bir sürüş deneyimi sunar.
Yenilenen elcikler, XSR900’e göre sürüş pozisyonunu büyük ölçüde değiştirerek yarış tarzı bir motosikletten beklenen daha hassas hissi sunmak için ön taraftaki yükü artıran ve sürücünün ağırlığını öne vermesini sağlayan daha sportif bir sürüş pozisyonu sunar.
Model sadece yarış veya pist sürüşüne odaklanmaz. Tamamen önde toplanan bir sürüş pozisyonu yerine yolda rahatsızlık duymadan keyfini çıkarabileceğiniz bir denge sunmaya özen gösterilmiştir. Daha kalın ve daha destekli seleyle konforun keyfini çıkarın.
Daha sportif bir sürüş pozisyonunu vurgulamak için fabrikada üst konuma ayarlanan alüminyum döküm ayaklıklar iki farklı konum ayarıyla sunulur.
Ayarlanmış rijitlik
XSR900 GP’nin şasiyi çevreleyen alanları, ağırlığı öne vererek ön uçtaki ekstra yükü karşılamak için dönüşlerde dengeyi optimize edecek şekilde ayarlanmıştır. Alt şasi, XSR900’e kıyasla daha güçlüdür.
XSR900, yön değiştirirken veya hızlı yavaşlama sırasında genellikle uyumsuz olan hafiflik ve denge hissini eşitlemek, ayrıca ön uca odaklı sürüş tarzına daha fazla uyum sağlamak için gidon alanındaki rijitliği ayarlayan alüminyum gidon mili miline sahip tek CP3 modelidir.
Hafif Spinforged jantlar ve yeni Bridgestone Battlax Hypersport S23 lastikler sayesinde sürücü, XSR900 GP’yi tam olarak istediği yere konumlandırabilir.
Üst düzey teknoloji
Yüksek performanslı frenler ve süspansiyon
Geçmişin tarzını modern teknolojiyle bir araya getirme yaklaşımını benimseyen XSR900 GP, en yeni süspansiyon ve fren bileşenleriyle donatılmıştır.
KYB Upside Down (USD) ön amortisör çatalları, ön yük ve sıkıştırma sönümlemesinin yanı sıra geri tepme sönümlemesi için tamamen ayarlanabilir özellikleriyle ideal bir kullanım hissi sunar. Bağlantı tipi arka süspansiyon, arka kısımdaki ince ve sportif performansı korumak için neredeyse görünmeyecek şekilde gizlenmiş, öne eğimli, tamamen ayarlanabilir KYB amortisöre güç verir. Uzaktan ön yük ayarıyla sürüş kolayca özelleştirilebilir.
Brembo radyal ön ana silindir motosikletin gelişmiş teknik özelliklerini vurgularken sportif potansiyelini destekler. Fren hortumları daha sportif sürüşlerde, özellikle daha sert durdurma gerektiren durumlarda fren kontrolünü iyileştirmek için optimize edilmiştir.
Yamaha Sürüş Kontrolü (YRC)
Nostaljik tarzın yüksek performanslı en yeni teknolojiyle bir araya geldiği XSR900 GP’de sürücüler, Yamaha Sürüş Kontrolü (YRC) ile sürüş deneyimlerini özelleştirebilirler. Daha basit kullanım için motor gücü özellikleri ve sürücü yardımları, sürücü tercihlerine ve yol koşullarına bağlı olarak elektronik müdahale seviyesinde hızlı bir şekilde değişiklik yapılmasına olanak tanıyacak şekilde entegre edilmiştir.
“SPORT”, “STREET” ve “RAIN” olmak üzere önceden ayarlanmış üç entegre sürüş modu, farklı koşullar için farklı müdahale seviyelerinde fabrika ayarlarına sahiptir. Bu özellikler sürücünün çeşitli elektronik kontrollü, yatış açısına duyarlı sürücü yardımları için kendi güç ve müdahale ayarlarını manuel olarak seçmesini sağlayan iki özel ayar ile tamamlanır. Tümü akıllı telefon kullanılarak MyRide uygulaması aracılığıyla ayarlanabilir.
5 inç tam bağlantı özelliğine sahip TFT gösterge
Retro tarzı kokpitte, beş inç boyutunda, tam renkli yeni bir TFT ekran yer alır. Farklı sürücülere uygun dört farklı tema arasından seçim yapabilir. Geçmiş yılların yarış motosikletlerinden esinlenen geleneksel analog tarzı devir göstergesi teması, dönemin sürüş deneyimini yaşamak isteyen sürücüler için idealdir.
XSR900 GP’de yerleşik bir İletişim Kontrol Birimi (CCU) aracılığıyla standart olarak sunulan akıllı telefon bağlantısı, akıllı telefonları motosikletlere bağlayan ücretsiz MyRide Link uygulaması sayesinde sürücülerin sürüş sırasında bağlantıda kalmasını sağlayarak gelişmiş bir sürüş deneyimi sunar. Modele yeni bir boyut kazandıran bu özelliklerle çağrı ve mesaj bildirimlerini 5 inç TFT ekranda görebilir, Bluetooth kulaklık* aracılığıyla yanıtlayabilir ve müzik dinleyebilirsiniz. Sürücüler, sisteme bağlandıklarında 5 inç TFT gösterge panelinde adım adım yol tarifi sunan entegre Garmin StreetCross navigasyon sistemini de kullanabilirler.
Gösterge panelinin yanında bulunan yeni USB Type C soketle harici cihazlara güç sağlama seçeneği de mevcuttur.
*Bluetooth kulaklık motosiklete dahil değildir
Yeni ergonomik kumanda mekanizması
Yeni entegre elcik kontrol anahtarı grubu, sürücünün akıllı telefon bağlantısı, navigasyon ve sürüş modları dahil olmak üzere yeni XSR900 GP’nin çok çeşitli işlevlerini çalıştırmasına ve farklı menü seçenekleri arasında geçiş yapmasına olanak tanır.
Net, mantıksal ve sade bir tasarıma sahip olan düğmelerin şekli, hareketi ve ergonomik düzeni sezgisel hareket göz önünde bulundurularak tasarlanmıştır. Böylece sürücüler, farklı işlevler arasında kolayca geçiş yapabilir.
Dönüş sinyalleri gösterge düğmesine hafifçe tıklandığında, şerit değiştirirken veya yalnızca kısa bir gösterge gerektiğinde kullanılmak üzere üç kez yanıp sönerek trafiğin yoğun olduğu zamanlarda navigasyona yardımcı olur. Düğmeye tam tıklandığında 15 saniye geçene kadar ve motosiklet 150 metreden fazla yol kat edene kadar sürekli yanıp söner.
Yeni Acil Durdurma Sinyali (ESS) işlevi, acil bir durumda aracın arkasındaki sürücüleri aracın hızla durduğu konusunda uyarmak için dörtlü flaşörleri yakarak ani frenlemeye tepki verir.
Yatış açısına duyarlı sürücü yardımları ile gelişmiş altı eksenli ek IMU desteği
XSR900 GP’de, doğrudan R1’deki elektronik sistemlerden geliştirilen yüksek teknolojili altı eksenli IMU, ileri-geri, yukarı-aşağı ve sol-sağ yönlerdeki hızlanmanın yanı sıra motosikletin eğim, yalpalama ve savrulma durumlarındaki açısal hızını da sürekli olarak ölçer.
Altı eksenli IMU, yatış açısına duyarlı Çekiş Kontrol Sistemi (TCS), Kayma Kontrol Sistemi (SCS), ön tekerlek Kaldırma Kontrol Sistemi (LIF) ve Fren Kontrol Sistemi (BC) dahil olmak üzere elektronik sürücü yardımları paketini kontrol eden ECU’ya gerçek zamanlı olarak veri gönderebilir.
XSR900 GP, üçüncü nesil hızlı vites değiştirme sistemiyle donatılan ilk Sport Heritage modelidir. Bu işlev, standart işlevlere ek olarak hızlanma sırasında debriyajsız vites düşürme ve yavaşlama sırasında debriyajsız vites yükseltme sağlayarak sürüş deneyimini geliştirir.
Öne Çıkan Teknik Özellikler
- 80’li ve 90’lı yılların Grand Prix yarış motosikletlerini anımsatan özgün tasarım
- Bağlantı özelliğine sahip, tam renkli 5 inç yeni TFT ekran
- Yüksek kaliteli, tamamen ayarlanabilir ön ve arka KYB süspansiyon
- Yeni tasarlanmış klipsli elcikler ve elcik düğmeleri
- Optimum rijitlik sağlayan Deltabox tarzı şasi
- Konforlu ana sele, yeni yan kapaklar ve çıkarılabilir sele kılıfı
- Yeni ayaklık tarzı ve konumlar
- Yamaha Sürüş Kontrolü YRC ve 6 eksenli IMU
- Hız sabitleyici, üçüncü nesil Hızlı Vites Değiştirme Sistemi ve A&S Debriyaj
- EU5+ uyumlu gelişmiş yüksek torklu CP3 890 cc motor
- Bridgestone Battlax Hypersport S23 ile donatılmış Yamaha Spinforged jantlar
Renkler, stok durumları ve fiyatlar
Yeni XSR900 GP, Legend Red ve Power Grey olmak üzere iki renk seçeneğiyle sunulacak. Avrupa’daki bayilere teslimat süreleri ve fiyatlar bölgeye göre değişebilir. Tüm bilgilere ulaşmak için lütfen yetkili Yamaha bayisi ile iletişime geçin.
Yamaha Orijinal Aksesuarları ve Faster Sons Giysileri
Yamaha, XSR900 GP sahiplerinin motosikletlerini kolayca kişiselleştirmesini sağlayan bir dizi paket ve özel orijinal aksesuarlar geliştirmiştir.
Müşteriler, yeni XSR900 GP’lerini almadan önce paket ve aksesuar siparişi verebilir ve bunları Yamaha bayilerinde taktırabilirler. Paketlerde yer alan tüm ürünler ayrı ayrı da satın alınabilir. Kit içerisinde yer alan parçalara ek olarak XSR900 GP’nin orijinal aksesuar listesinde Alt Karenaj, Plaka Tutucu, Renkli Ön Cam ve Akrapovic Egzoz Sistemi de yer almaktadır.
Yamaha’nın Sport Heritage motosiklet serisini tamamlamak üzere geliştirilen Faster Sons kıyafet koleksiyonu, XSR’nin zamana meydan okuyan görünümüyle uyumlu olacak şekilde tasarlanmış şık tişörtler, kazaklar, deri ceketler, beyzbol şapkaları, yamalar ve daha fazlasını içerir.
MyGarage uygulaması
Yamaha müşterileri, hızlı ve kullanımı kolay MyGarage uygulaması ile hayallerindeki Sport Heritage modelini kendi evlerinin rahatlığında oluşturabilirler. Ücretsiz uygulama, kullanıcıların akıllı telefonlarında veya dizüstü bilgisayarlarında ideal XSR’lerini oluşturmak için seçtikleri modele orijinal aksesuarlar ekleyip kaldırmalarına olanak tanır.
MyGarage uygulamasıyla XSR’nize ekleyeceğiniz aksesuarları kolayca seçebilir ve nihai sonucu her açıdan 3D olarak görüntüleyebilirsiniz. Ayrıca, süreci daha da kolaylaştırmak için bitmiş ürün doğrudan müşterinin seçtiği Yamaha bayisine e-posta ile gönderilebilir ve müşteriler bayiden daha fazla bilgi alabilir.
Yamaha Orijinal Aksesuarları ve Kıyafetleri veya MyGarage ile ilgili tüm bilgilere ulaşmak için lütfen www.yamaha-motor.eu adresini ziyaret edin.
MyRide uygulaması
Yamaha’nın ücretsiz MyRide uygulaması, tüm XSR sürücülerine rota oluşturma, rota takibi, yatış açısı, kat edilen mesafe ve benzer sürüş bilgilerini sunarak sürüş deneyimlerinden daha fazla yararlanma olanağı sunar. Ayrıca kullanıcılar kendi hikayelerini oluşturabilir, fotoğraf ekleyebilir ve bunları sosyal medyada ve MyRide topluluğunda paylaşabilirler.
Genel
BMW R 90 S’e Saygı Duruşu: Yeni BMW 12 S
Borusan Otomotiv’in Türkiye distribütörü olduğu BMW Motorrad, efsanevi BMW R 90 S modelinin tasarım ve performans mirasını modern teknolojiyle harmanlayan BMW R 12 S’i tanıttı. BMW Motorrad, BMW R 12 S ile ikonik modeline saygı duruşunda bulunarak modern klasiklerin yer aldığı Heritage ürün yelpazesini genişletti.
Yarış Başarılarıyla Efsaneleşen Model: BMW R 90 S
Yarışlarda yer alan ilk seri üretim motosiklet olmasıyla öne çıkan BMW R 90 S, bu sayede kazandığı güçlü imajı günümüze dek sürdürmeyi başardı. 1976 yılında Man Adası’nda gerçekleştirilen Production TT’de Hans-Otto Butenuth ve Helmut Dähne’nin elde ettikleri birincilik, aynı yıl düzenlenen 1.600 kilometrelik Daytona Yarışı’nda Steve McLaughlin’in kazandığı zafer ve takım arkadaşı Reg Pridmore’un tarihteki ilk AMA Superbike şampiyonu olması BMW R 90 S’in popülerliğini zirveye taşıyarak en çok tercih edilen BMW motosikletleri arasında yer almasını sağladı.
BMW R 90 S Ruhunun Günümüze Yansıması: BMW R 12 S
Tam 51 yıl önce yılında sunduğu 67 beygir güç ve 200 km/s azami hızla efsaneleşen BMW R 90 S, olağanüstü sürüş dinamikleriyle BMW Motorrad’ın sportif iddiasını yansıtıyor. Aerodinamik gerekliliklere uygun gidon kaplaması, motor üzerinde kırmızı renkle işlenmiş “90” yazısı ve “R 90 S” amblemiyle dikkat çeken BMW R 90 S, çağının ötesinde şık bir duruş sergiliyor.
BMW R 12 S, birçok detayıyla BMW R 90 S ruhunu benimserken tüm bu özellikleri ustalıkla günümüze aktarıyor. BMW R 12 nineT modelini temel alan motosiklet, özgün ve sportif retro bir modeli somutlaştırırken BMW R 90 S’e övgü oluşturacak çeşitli bileşenlerden de yararlanıyor.
BMW Motorrad Tasarım Başkanı Alexander Buckan konuyla ilgili şunları söylüyor: “BMW R 12 S modelimizin belirleyici tasarım ögeleri arasında; gidona monte edilen kokpit kaplaması, renkli ön cam, kontrast dikişli sele ve 1975 yılının efsanevi R 90 S Daytona Turuncusu rengine atıfta bulunan metalik Lava Orange gövde rengi yer alıyor. Tasarım; yan kapaklara işlenmiş kırmızı ‘S’ harfi, çift şeritli kırmızı depo ve sele yükseltisinin alüminyum yüzeyi gibi detaylarla kusursuz şekilde tamamlanıyor.”
Standart Donanımla Gelen Konfor
BMW R 12 S’in sportif bir retro motosiklet olma iddiası; Wire Spoke Option 719 Classic II ile parlak ve doğal anodize alüminyum jantların yanı sıra diğer yüksek kaliteli bileşenler gibi çok sayıda standart ürün özellikleriyle vurgulanıyor. Gidonlar ve çatal boruları siyah rengiyle karizmatik bir duruş sergilerken Shadow Billet Pack ve Shadow II Billet Pack’in bileşenleri, yüksek kalitede teknik detaylarıyla konforlu sürüşü beraberinde getiriyor. Shadow Billet Pack’te sol ve sağ ateşleme bobini kapakları, yağ dolum kapağı vidası ile mat metalik avus siyah kaplama silindir kafası kapakları yer alıyor. Shadow II Billet pack ise ayak freni ve vites değiştirme kolları dahil olmak üzere sürücü ve yolcu için ayak dayama sistemi, el freni ve debriyaj kolları, ön fren ve debriyaj için genleşme deposu kapaklarının yanı sıra gidonlar ve aynaları içeriyor.
Diğer standart özellikler arasında Yokuş Kalkış Kontrolü, Pro Vites Değiştirme Asistanı, Isıtmalı Elcikler ve Cruise Control fonksiyonlarını içeren Comfort Paketi yer alıyor. Adaptif viraj ışığı Pro Far ise geceleri çok daha güvenli bir sürüş için dönüşlerde yolun daha iyi aydınlatılmasını sağlıyor.
Orijinal BMW Motorrad Aksesuarlarıyla Konforlu ve Güvenli Sürüş
Titanyum egzoz sistemleri, soft çantalar ve navigasyon hazırlığı gibi tüm aksesuar ürünleri BMW R 12 nineT’yi temel alması nedeniyle BMW R 12 S modelinde de kullanılabiliyor. Çizgilerin iddialı dinamizmi, Orijinal BMW Motorrad Aksesuarı olarak sunulan kısa arka bölüm ve salıncak koluna takılan siyah plaka tutucu kullanılarak daha da güçlendirilebiliyor. Ek olarak Lastik Basınç Kontrolü (RDC), Hırsızlık Önleyici Alarm Sistemi (DWA), Akıllı Acil Durum Çağrısı, Bağlantılı Sürüş Kontrolü ve klasik yuvarlak göstergelere alternatif mikro TFT içeren dijital ekran gibi seçenekler de konforlu ve güvenli sürüşü bir arada sunuyor.
Genel
Yeni BMW F 900 R ve Yeni BMW F 900 XR
Borusan Otomotiv’in Türkiye distribütörü olduğu BMW Motorrad, Dinamik roadster modeli Yeni BMW F 900 R ve Crossover modeli Yeni BMW F 900 XR’ı tanıttı. Her iki model de teknik ve görsel iyileştirmelerin yanı sıra önemli oranda yükseltilmiş standart donanımlarıyla da dikkat çekiyor.
BMW Motorrad, Yeni BMW F 900 R ve Yeni BMW F 900 XR modelleriyle orta segmentteki ürün yelpazesini bir üst seviyeye taşıyor. Çok daha çevik bir sürüşe sahip iki F modeli de deneyimli sürücüler için olduğu kadar motosikletlerle yeni tanışanlara da engebeli arazilerde keyifli bir sürüş deneyimi sunuyor. Yeni BMW F 900 R, öncelikle sportif sürüş keyfine odaklanırken BMW F 900 XR, uzun ve bagaj gerektiren gezilerde güvenilir bir yol arkadaşı olmak için ihtiyaç duyulan her özelliği barındırıyor.
Çevreci ve Güçlü Performans
Euro 5+ onayına sahip iki silindirli sıralı motoruyla hem çevreci hem güçlü bir performans sunan F modelleri; Dynamic Sürüş Modu, Dinamik Çekiş Kontrolü (DTC) ve artık standart olarak
sunulan Motor Sürtünme Torku içeriyor.
Yeni BMW F 900 R ve Yeni BMW F 900 XR modellerinde yer alan test edilmiş iki silindirli sıralı motor, 895 cc kapasitesi ve 77 kW (105 bg) gücüyle keyifli yolculukları üstün performansla buluşturuyor. Geliştirilen standart Dynamic Sürüş Modlarıyla iki yeni F modeli, daha sportif bir tempoda çok daha fazla sürüş keyfi sunuyor. Dinamik Çekiş Kontrolü, hızlanma sırasında mümkün olan en iyi güvenliği sağlamak üzere iki modelde de standart olarak yer alıyor. Yine standart olarak sunulan Motor Sürtünme Torku Kontrolü ise gazın aniden serbest kalması veya vites küçültmenin neden olduğu kaymayı ve arka tekerleğin patinaj yapmasını önlüyor.
İki silindirli motorun 270 – 450 derece ateşleme aralığı sayesinde güçlü bir karaktere sahip olan sesi, orijinal BMW Motorrad aksesuarı olarak Akrapovič iş birliğiyle sunulan yeni spor susturucuyla çok daha güçlenirken, yaklaşık 1,2 kg ağırlık tasarrufu da sağlıyor.
Ayarlanabilir amortisör, geri sekme ve sıkıştırma sönümleme ile yay ön yükleme özelliklerine sahip yeni teleskopik ters çatal, sürüş konforunu artırırken yeni jantlar ise yaklaşık 1,8 kg daha düşük ağırlığıyla performansa katkı sunuyor.
Daha Fazla Standart Donanımla Maksimum Sürüş Keyfi
Yeni BMW F 900 R ve Yeni BMW F 900 XR modellerinin ikisinde de ön tekerlek, burulma etkisine karşı dayanıklı, 43 mm kızak borusu çapında teleskopik ters çatallarla yönlendiriliyor. Sekme ve sıkıştırma sönümlemenin yanı sıra yay ön yükü de artık ayarlanabiliyor. Bu özellik çatalların kişisel gereksinimlere göre ayarlanabilmesini mümkün kılıyor.
Yeni BMW F 900 R ve Yeni BMW F 900 XR, önceki versiyonlarından yaklaşık 1,8 kg daha hafif ve toplam 3 kg ağırlık tasarrufuna katkıda bulunan yeni 17 inç dökme alüminyum jantlar içeriyor.
BMW Motorrad ABS Pro, güncellenen F modellerindeki bir diğer yeni standart özellik olarak öne çıkıyor. BMW Motorrad ABS’ye kıyasla ABS Pro, yatma açılarında ABS destekli freni mümkün kılarak virajlarda maksimum güvenlik sağlıyor.
Ayrıca istem dışı hızlanmayı önleyerek zorlu koşullar altında fren yaparken çok daha üstün bir güvenlik sunan Dinamik Fren Kontrolü de standart güvenlik özellikleri arasında yer alıyor.
Eskisine göre 0,8 kg daha hafif yeni akü ve yeni arka bölümde yer alan fonksiyona entegre dönüş sinyallerinin yanı sıra Gündüz Farları, Adaptif Far, USB-C Şarj Yuvası ve Isıtmalı Elcikler dahil olmak üzere Headlight Pro, BMW F 900 XR modelinde standart olarak sunuluyor.
Estetik ve Fonksiyonelliği Birleştiren Tasarım
Daha sportif bir sürüş pozisyonu için gidon ve ayak desteklerinin yeniden belirlenen konumları sayesinde ergonomisi iyileştirilen BMW F 900 R, gövde renginde yeni far kaplamasıyla şık bir duruş sergiliyor.
Yeni BMW F 900 R yeniden tasarlanan gidon, ayak destekleri ve ayakla kumanda kolları sayesinde önemli ölçüde daha sportif ve ön tekerleğe daha yakın bir sürüş pozisyonu sunuyor. Ayrıca belirgin sportif karakteri, gövde rengindeki ön far yan kaplamasıyla da vurgulanıyor.
Üç donanım paketine sahip Yeni BMW F 900 R’ın Standart Paketi Metalik Mavi/Snapper Rocks, Triple Black Versiyonu Metalik Siyah, Sport Modeli Beyaz ve Metalik Yarış Mavisi renkleriyle sunuluyor.
Yeni BMW F 900 XR, Gündüz Farları ve geceleri sürüş sırasında daha fazla güvenlik sağlayan Adaptif Far dahil olmak üzere standart Headlight Pro ile geliyor. BMW F 900 XR’ın diğer yeni standart özellikleri arasında kokpitin sağ yanında 2,4 A azami şarj akımına sahip USB-C Şarj Yuvası ile Isıtmalı Elcikler de yer alıyor.
Yeni BMW F 900 XR, ön kaplamanın iyileştirilmiş aerodinamik özellikleri sayesinde çok daha yüksek bir sürüş kapasitesi ve uzun mesafe konforu sunuyor. Yeniden tasarlanan Rüzgar Yönlendirici, rüzgarın sürücü üzerindeki baskısını ortadan kaldırmasıyla kask titreşimini önemli ölçüde azaltıyor. Tüm donanım tiplerinde standart olarak sunulan Elcik Koruması da rüzgara ve hava koşullarına karşı koruma özelliği taşıyor.
Yeni BMW F 900 XR’da da üç donanım paketi ve renk seçeneği bulunuyor. Standart Paketi Yarış Kırmızısı, Triple Black Versiyonu Metalik Siyah, Sport Modeli ise Beyaz ve Metalik Yarış Mavisi renkleriyle sunuluyor.
Genel
Yahama Tmax Tech Max 2025 Mart Sonu Bayilerde
Yamaha’nın bugüne kadar ürettiği en başarılı modellerinden biri olan Tmax 2025 yılında yenilendi. Eicma Fuarı’nda yakından bakıp değişiklikleri sizlerle paylaşmıştık. Avrupa’da yılın ilk aylarında bayilerde bulabileceğiniz Tmax Tech Max’in ülkemizde Mart 2025 itibariyle satışa sunulması bekleniyor.
Gelen basın bültenindeki detaylara hepbirlikte yakından bakalım:
2001 yılında ilk TMAX’in pazara sunulmasıyla birlikte, tamamen yeni bir motorlu iki tekerlekli araç konsepti doğdu ve motosiklet ile scooter dünyasının temel teknolojilerini bir araya getiren yenilikçi tasarımı ve üstün özellikleriyle herkesi kendine hayran bıraktı.
Motosiklet tarzı bir şasiye yerleştirilmiş kompakt ve güçlü 2 silindirli motor bloğundan güç alan ilk TMAX, tamamen yeni bir sürüş deneyimi yarattı. Alçak yapısı sayesinde yere erişim kolaylığı ve tam otomatik şanzımanı ile scooter konforu ve heyecan verici bir motosiklet performansı deneyimini bir araya getiriyor.
Scooter konforu ve sunduğu sınıfında lider performansı ile TMAX,bir ilke imza attı ve dünyanın ilk Sport Scooter’ı olarak kabul gördü.
İkonik tasarımıyla TMAX, 20 yılı aşkın süredir alanında öncü olmaya devam ediyor. 2000’lerin başında Spor Scooter sınıfını oluşturarak, Yamaha’nın NMAX’den TMAX’e kadar uzanan lider MAX ailesinin geliştirilmesine ilham verdi.
Yamaha’nın en çok satan Spor Scooter’ı
Sürücülere daha uzun mesafelerde seyahat etmeleri için yeni ve cazip bir yol sunmanın yanı sıra sportif ve keyifli bir sürüş deneyimi sağlayan TMAX, yaklaşık çeyrek asırdır büyük hacimli Spor Scooter kategorisinde en çok satanlar arasında yer alıyor.
TMAX, kullanıma sunulmasından bu yana daha gelişmiş şasi yapısı ve en yeni elektronik sürücü yardımı özellikleriyle donatılan yenilenmiş motor tasarımlarıyla sürekli olarak iyileştirilmeye devam etti. 2001 yılından bu yana yalnızca Avrupa’da 330.000’den fazla satılması da bu olağanüstü başarıyı kanıtlar nitelikte.
TMAX, Yamaha’nın en çok satan modellerden biri olmasının yanı sıra Avrupa’nın dört bir yanındaki müşterilerin beğenisini toplayan karizmatik modellerden biri. Binlerce üyesi olan TMAX sahibi kulüpleri birçok ülkede aktif ve 2001 yılındaki ilk modele kadar uzanan koleksiyonları biriktiren sıkı bir hayran kitlesi bulunuyor.
Yeni görünüm, daha gelişmiş teknoloji ve daha yüksek sürüş hakimiyeti
2025 Model Yeni TMAX, daha keskin ön kısmın yanı sıra yenilenmiş sürücü desteği, daha gelişmiş bir gösterge paneli ve dinamik yeni bir görünümle sunuluyor. TMAX Tech MAX ise, üstün Yamaha Sport Scooter’ın özelliklerini vurgulayan birinci sınıf bir kaplamaya sahip.
Yeni modeliyle TMAX , Yamaha’nın tasarım ekibinin bu çok beğenilen modelin temel karakterini koruyan daha güçlü yeni bir görünümle daha fazla kompaktlık oluşturmaya odaklanmasıyla, bu olağanüstü yüksek performanslı, geniş kapasiteli Spor Scooter’ın devam eden evrimini temsil ediyor. Bağlantılı gösterge panelindeki yenilikler sayesinde sürücüler Fren Kontrolü ile sunulan daha yüksek sürüş hakimiyetinden yararlanırken iyileştirilmiş motor çevreye duyarlı sürücülerin gereksinimlerini karşılıyor.
EURO5+ 560 cc 2 silindirli motor
TMAX, kullanımı kolay bir otomatik şanzıman aracılığıyla akıcı bir spor performansı sağlayan kompakt ve güçlü bir motor bloğundan güç alır. 560 cc çift silindirli motor bloğu 35 kW maksimum güç üretir ve oldukça akıcı bir sürüş sağlayan yatay olarak karşılıklı düzende yerleştirilmiş özel pistonlu dengeleyici mekanizması sayesinde yoğun şehir içi trafik ya da otoyol gibi çeşitli sürüş koşulları için idealdir.
2025 yılı için motor bloğu ve egzoz iyileştirilerek TMAX tamamen EURO5+ uyumlu hale gelmiştir. Bu A2 ehliyet sınıfındaki Sport Scooter, Avrupa şehirlerinde düşük emisyonlu şehir içi bölgeler için de uygundur. 7000 dev/dak’da ürettiği maksimum güç ve 5250 dev/dak’daki maksimum torku ile TMAX, her gün, her saat ve her yerde heyecan verici ve keyifli bir sürüş sunmak için geliştirilmiştir.
TMAX’ın tam otomatik şanzımanı, oldukça akıcı çalışan ve daha az bakım gerektiren bir V kayışı ile güç aktarımını sağlar. Daha üst düzey bir sürüş kalitesi sunan santrifüjlü debriyaj ayarı, kalkıştan itibaren kesintisiz hızlanma sağlamak üzere yenilenmiştir. Yeni emme kanalı tasarımı, gaz kelebeği tamamen açık olduğunda daha net ve yumuşak bir ses üretir.
Geliştirilmiş elektronik sürücü yardımı
TMAX ile ilgili her şey, sürücüye en yüksek seviyede konfor, kontrol ve sürüş keyfi sunmak üzere tasarlanmıştır. Bu ikonik Spor Scooter her zaman en gelişmiş stil ve teknoloji özellikleriyle sunuldu. Yeni model, yaygın olarak viraj ABS’si olarak bilinen yeni bir Fren Kontrol Sistemi ile donatıldı. Orijinal olarak Yamaha’nın yüksek performanslı Supersport motosikletleri için geliştirilen Fren Kontrol Sistemi (BC), sert frenleme sırasında veya düşük tutuşun olduğu yol yüzeylerinde fren kaymasını en aza indirmeye yardımcı olmak için TMAX’in sahip olduğu ABS ile birlikte çalışır. Bir Atalet Ölçüm Birimi (IMU) ile etkileşimde olan BC sistemi, değişen hızlarda, yatış açılarında ve yol koşullarında en konforlu frenleme performansını sunmayı amaçlar.
TMAX’te ayrıca sürücünün şehir içi veya otoyol sürüşüne uygun olarak istenen motor gücü karakterini seçmesini sağlayan D-MODE ve gevşek ya da kaygan yüzeylerde arka tekerlekteki gücü dengeleyen Çekiş Kontrol Sistemi bulunmaktadır. Çeşitli hava ve yol koşullarında sürücüye daha yüksek güven sağlayan Fren Kontrolü, bu Sport Scooter’daki mevcut elektronik kontrol teknolojisini tamamlar.
Dinamik yeni çift ön far tasarımı ve zarif gövde
TMAX, 2001 yılında ilk modelinin sunulmasından bu yana kendine özgü ve ikonik bir görünüme sahiptir. Bu efsanevi Sport Scooter’ın sürekli gelişimi, neredeyse çeyrek asırdır sınıfında ilk akla gelen modellerden biri olmasını sağlıyor. Yamaha’nın tasarım ekibi, yıllardır orijinal modelin temel karakterine bağlı kalmaya özen göstererek bu üst düzey Sport Scooter’ın ikonik özelliklerini daha da güçlendiren stil sahibi yenilikler ve iyileştirmeler sunuyor.
2025 modeli, bu olağanüstü Sport Scooter’a daha güçlü ve yeni bir imaj kazandırıyor ve ikonikleşen TMAX tarzı, yeniden tasarlanan çift ön farlar ve aydınlatma grubu ile daha sportif, gelişmiş ve dinamik bir stile dönüşüyor. TMAX’ın yeni farlarını tamamlayacak şekilde yenilenen ön gövde tasarımı, daha kompakt bir kütle merkezi görünümüyle sade ve keskin bir siluet sunan yeni nesil bir görünüm ve his sunuyor.
İkonik tasarıma sahip yan paneller, yukarıya kıvrılan egzoz, özel tasarımlı sele ve atletik spor gövde ile sunulan yeni tasarım, bu efsanevi modelin Yamaha tarafından üretilen en popüler iki tekerlekli motorlu araçlardan biri olmasını sağlayan temel karakterini ve saf spor genlerini koruyor.
Gelişmiş bağlantı özelliklerine sahip yenilenmiş 7 inç ekran
Yenilenen 7 inçlik TFT gösterge paneli sunduğu üç ekran düzeni seçeneği ile sürücünün kendisi için en önemli bilgilere odaklanan seçeneği kullanmasına olanak tanıyor. MyRide uygulaması aracılığıyla sunulan geliştirilmiş bağlantı, sürücülerin müzik dinlemesine, SMS’leri görüntülemesine, çağrıları ve e-posta bildirimlerini almasına da olanak tanıyor.
MyRide uygulaması ayrıca sürüş günlüğü, park yeri, yakıt tüketimi, gidilen rotalar gibi çok sayıda işlev ve hizmete erişim sağlayarak sürüş deneyimine başka bir boyut katıyor.
Garmin Navigasyon*
TMAX sürücüleri, bir Apple veya Android telefona* indirilebilen Garmin Motorize Uygulaması aracılığıyla tam harita destekli Garmin Navigasyona* erişebilirler. Bu uygulama, navigasyon işlevlerine ek olarak TMAX sürücülerinin trafik ve hava ile ilgili bilgileri görüntülemelerini de sağlar.
Böylece her yolculuğu daha kolay ve etkili bir şekilde planlayabilirsiniz.
*Tam harita destekli Garmin Navigasyon, uygun TMAX modelleri için ücretsizdir ancak tüm ülkelerde sunulmaz. Navigasyon özelliklerinin bazıları tüm ülkelerde kullanılamayabilir.
Birinci sınıf sürüş kalitesi ve konforu
TMAX, motosiklet tarzı şasiyi benimseyen ilk yüksek hacimli ve yüksek performanslı scooter’dı. Bu özellik, birinci sınıf sürüş hissine önemli katkılar sağlar. Motosiklet tarzı Upside Down (USD) ön amortisör çatalları, daha fazla denge için uzun arka maşa ve doğrudan şasiye monte edilmiş kompakt bir bloğuyla sunulan TMAX, sürücülerin scooter avantajlarını kaybetmeden bir spor motosikletin hassas yol tutuş performansını deneyimleyebilmesini sağlıyor.
Hafif alüminyum şasi, mükemmel yol tutuşu ve viraj alma için motosiklete güç ve çeviklik sağlarken “alçak basamak” düzeni rahat ve kolay bir scooter kullanımı sağlayarak TMAX’i uzun mesafeli şehir içi sürüşler ve hafta sonu yolculukları için en uygun ve çekici seçenek haline getiriyor. Rüzgarı kesen gövde yapısı ve spor ön camın yanı sıra özel seleyle donatılan TMAX, sürüş kalitesi ve konforu konusunda rakip tanımıyor.
Geniş çaplı disk frenleri, hafif Spin Forged jantlar
TMAX, geniş çaplı 267 mm’lik ön disk frenleri ve ABS’li 282 mm çaplı arka disk freni ve farklı koşullarda mükemmel kontrol kabiliyeti sağlarken en yeni Fren Kontrol sistemi ile donatılmıştır. Hafif Spin Forged jantlar, hareket eden ağırlığı en aza indirerek hassas yol tutuşu sağlar ve 120/70-15 ön lastik ve geniş 160/60-15 arka lastik, TMAX’i şehir içinde ve otoyolda mükemmel bir yol arkadaşı haline getiren üst düzey çekiş özelliği sunar.
Kolay ve işlevsel
TMAX stil, performans, rahatlık ve fonksiyonellik isteyen tüm sürücüler için tasarlanmıştır. Geniş sele altı bagaj bölmesi, bir adet kapalı kask veya iki adet yarım kaskı (boyutlarına ve şekillerine bağlı olarak) taşımak için ideal bir alandır. Akıllı Anahtar, sürücüye yanında olduğu sürece kontağı, seleyi, yakıt deposunu ve sehpayı anahtarsız çalıştırma imkanı sunar.
TMAX Tech MAX
En iyisini isteyen sürücüler için tasarlanan TMAX Tech MAX, 2025 TMAX’te sunulan tüm yeni özelliklere sahiptir. Ayrıca çeşitli ek teknolojilerin yanı sıra benzersiz özellikler ve en üst düzey Yamaha Sport Scooter özelliklerini vurgulayan özel bir kaplamaya sahiptir.
110 mm hareket sağlayan elektrikli ayarlanabilir ön cam, sürücülerin bir düğmeye basarak ön camı sürüş tarzlarına ve hızlarına uygun şekilde yukarı ve aşağı hareket ettirmelerini sağlar. Isıtmalı elcikler ve ısıtmalı sele ile donatılmış bu üstün Sport Scooter, her mevsimde kullanılmak üzere tasarlanmıştır. TMAX Tech MAX, D-MODE, Çekiş Kontrolü ve yeni Fren Kontrolünün yanı sıra Hız Sabitleyici sayesinde daha uzun yolculuklar için idealdir. TMAX Tech MAX’e özel bir diğer özellik de sürücülerin farklı yükler için uygun ayarları yapabilmesini sağlayan ayarlanabilir arka süspansiyondur.
Daha fazla konfor için, sürücüyü ön veya arka lastik basınç seviyelerindeki düzensizliklere karşı uyaran Lastik Basıncı İzleme Sistemi (TPMS) ile sunulur. Özel arkadan aydınlatmalı düğmeleri ve işlenmiş jantlar TMAX Tech MAX’in çekici görünümünü güçlendirir.
Ceramic Grey ve Dark Magma renk seçenekleriyle satışa sunulmaktadır. Bu son teknolojiye sahip Sport Scooter, bu iki renkle ne kadar özel olduğunu vurgular ve genel kalite, tarz ve dinamlik hissini güçlendirmektedir.
TMAX Tech MAX’in özellikleri
- 560 cc 2 silindirli EURO5+ uyumlu motor Yeni Fren Kontrolü (BC) sistemi
- Yeni çift farlı yüz ve daha güçlü ön gövde tasarımı
- 7 inç TFT gösterge paneli ve gelişmiş bağlantı özellikleri Garmin Navigasyon
- Ayarlanabilir sürücü sırt dayama pedi ile lüks ergonomi Geniş çaplı disk frenleri
- Spinforged 15 inç jantlar ve geniş lastikler Hafif çift spar alüminyum şasi
- D-MODE ve Çekiş Kontrolü Geniş bagaj bölmesi
- Akıllı Anahtar ile anahtarsız çalıştırma
- Elektrikli ayarlanabilir ön cam Isıtmalı elcik ve ısıtmalı sele
- Hız Sabitleyici
- Ayarlanabilir arka süspansiyon
- Lastik Basıncı İzleme sistemi (TPMS) Arka aydınlatmalı elcik düğmeleri
- İşlenmiş jantlar
- Ceramic Grey ve Dark Magma renk seçenekleri mevcuttur